Vitalik Buterin Kimdir?

Vitalik Buterin Ethereum blokzincir ağının kurucusu, Rus-Kanadalı yazar ve programcıdır. Buterin, Bitcoin dergisi için yazılar yazarak 2011’den bu yana Bitcoin topluluğunda yer almaktadır. 31 Ocak 1994 doğumlu olan Buterin, dünyanın ikinci en değerli ve tanınan kripto para birimi olan Ether’in arkasında deha olarak tanınmaktadır.

Vitalik Buterin net serveti hakkındaki tahminler incelendiğinde, ortalama 1 milyar doların üzerinde serveti olduğu kaynaklarda açıklanıyor. Buterin’in ETH servetinin ise 407 milyar dolar üzerinde olduğu biliniyor. Bu bilgiyi zincir üstü metrikler ile elde etmek münkün. Buterin kripto para piyasasındaki geliştiricilerden ve dünyadaki sayılı milyarderler arasında yer alıyor.

Vitalik Buterin Hayatı

Vitalik Buterin, 31 Ocak 1994’te Rusya’nın Kolomna şehrinde dünyaya geldi. Ailesiyle birlikte henüz altı yaşındayken Kanada’ya taşınan Buterin, erken yaşlarda teknolojiye ve programlamaya ilgi duymaya başladı. Genç yaşta matematik ve bilgisayar bilimlerinde üstün başarılar gösteren Buterin, 2011 yılında kripto paralarla tanıştı ve bu alana yönelmeye karar verdi.

Çocukluğu

Vitalik, Rusya’nın Moskova Oblastı Kolomna kasabasında 31 Ocak 1994’te doğdu. 6 yaşına kadar Rusya’da yaşadı ve ebeveynleri daha iyi iş fırsatları bulmak için Kanada’ya göç etmeye karar verdiler.

Kanadalı bir ilkokulun üçüncü sınıfında iken yetenekli bir okula yerleştirildi. Ve bu okulda yer almak onun için daha fazla öğrenme fırsatı anlamına gelirken, temelde arkadaşlarından aniden iç çekti. Vitalik, okulun belirli yetenekler, akranları ve hatta öğretmenleri için biraz tuhaf olduğunu fark etti. Doğal olarak matematik ve programlamaya yatkındı, finansa  güçlü bir ilgiye sahipti ve başındaki ortalama bir insanın iki katı kadar hızlı bir şekilde iki basamaklı sayıları toplayabiliyordu.

Buterin bir araya gelmeler ve ders dışı etkinliklerde yabancılık çekiyordu. Hatırladığı kadarıyla pek çok insan onun hakkında bir çeşit matematik dehası gibi konuşuyordu. O sırada Vitalik, neden diğer herkes gibi yüzde 75 ortalamaya sahip normal bir insan gibi olamayacağını merak etmeye başladı.

Bazıları Vitalik’in esrarengiz aklının ve akranlarından daha da uzaklaştıran inanılmaz yetenekleri ile yeni bir ülkeye ve kültüre alışmanın zor bir dönem olduğunu dile getirdi. Sonuç olarak, mesleki ve kişisel ilişkilerinin çoğunu oluşturan dijitale, internete derinden daldı.

Ardından, Toronto’daki özel bir lise olan Aberald Okulu’nda dört yıl geçirdi. Vitalik, orada geçirdiği zamanı hayatının en ilginç ve üretken yılları olarak tanımlıyor. Okul eğitim konusundaki algısını değiştirdi hem onun tutumu hem de sonuçları orada çalışmaya başladıktan hemen sonra hemen değişti. Aberald’da öğrenmeye duyduğu açlığı geliştirerek yaşamdaki temel amacını öğrenmeyi temel olarak aldı.

Vitalik her zaman makul derecede iyi notlara sahipti, ancak bir süreliğine ödevine zaman ve çaba harcamak yerine World of Warcraft’ı oynayarak ekstra seviyeler kazanmayı daha çok seviyordu. 13 yaşından bu yana WoW’u mutlu bir şekilde oynuyordu. 2010’da Vitalik’in karakteri bir Blizzard güncellemesi nedeniyle bazı değişti. O gece boyunca ağladı, sonra da ademi merkeziyetçi hizmetlerin ne kadar korkunç olabileceğini gördü ve World of Warcraft’ı bırakma kararı aldı.

Vitalik Buterin’in Öğrencilik Hayatı

Belki de Vitalik Buterin’i kripto para dünyasına götüren yeni bir tutku arayışıydı. İlk olarak, 2013’te babasından Bitcoin’i duydu. Dahası, başlangıçta kripto para biriminin içsel değeri olmadığı için kaçınılmaz olarak başarısız olacağını düşündü. Ancak, daha sonra birkaç kez daha duydu ve kripto para dünyasına ilgi göstermeye karar verdi. Kendisinin söylediği gibi, iki kez bir şey duyuyorsanız biraz zaman ayırıp daha fazla bilgi edinmek iyi bir fikir olabilir.

O zamanlar, Vitalik her şeyi hükümet kontrolünde ya da bir şirket kontrolünde gibi görüyor ve bir bakıma kripto para birimini bir şeytan gibi görüyordu. Akabinde Bitcoin’in merkezi olmayan ve kontrol edilemez niteliği ilgisini çekti. O zamandan beri iyilik ve kötülüğe dair politikası büyük ölçüde güncellenmiş olsa da Vitalik Buterin hala gücün elinde çok fazla güce sahip olduğu inancından hareketle hareket ediyor.

Vitalik Buterin, zamanını çeşitli Bitcoin ile ilgili forumlarda geçirdi ve ağı araştırdı. Başlangıçta sadece dikkatini çeken ağın kripto para birimi idi ama daha fazla topluma karıştı Bitcoin’in arkasındaki teknolojinin neredeyse sınırsız potansiyelini anlamaya başladı.

Yeni ve deneysel ekonomiye resmen bazı belirteçleri kazandırarak katılmak istediğini, ancak kendilerine ait bilgi işlem gücünün ne de Bitcoin’i satın almak için nakit paraya sahip değildi. Bunun sonucunda çeşitli forumlarda Bitcoin ile ödeme yapan işler aradı ve sonunda bir blog için makale yazmaya başladı. Burada makale başına yaklaşık beş Bitcoin kazandı.

Forum çalışmaları ve makaleleri aracılığıyla Vitalik, Bitcoin hakkında daha fazla anlayış ve deneyim elde etmenin yanı sıra toplumda da bazı pozlamalar almaya çalıştı. Aynı zamanda, kripto para biriminin tüm ekonomik, teknolojik ve politik yönlerini inceliyordu. Makaleleri, Romanya merkezli Bitcoin tutkunu Mihai Alisie’nin dikkatini çekti ve bu da 2011’in sonunda Bitcoin Dergisi’nin kurucu ortaklarından biri haline gelmesini sağladı. Buterin, kriptograf Ian Goldberg’in araştırma görevlisi olarak part-time işini yaparken derginin baş yazarı görevini üstlendi. Ayrıca Vitalik, aynı zamanda University of Waterloo’da beş ileri ders aldı.

Mayıs 2013’te, Bitcoin Dergisi’nin temsilcisi olarak Bitcoin ile ilgili bir konferansa katılmak üzere San Jose, Kaliforniya’ya bir gezi düzenledi. Buterin ilk defa kripto para biriminde ortaya çıkan topluluğun yaşamını görme fırsatı bulmuş ve topluluğun itildiğine tanıklık etmişti. Bu onu gerçekten bu işe girmeye değer bir proje olduğuna ikna etti. Yılın ilerleyen zamanlarında Vitalik üniversiteden ayrıldı ve dünyanın dört bir yanına seyahat etmek için biriktirdiği Bitcoin’lerin bir kısmını nakit paraya çevirdi ve Bitcoin ağının kapasitesini genişletmeye çalışan insanlarla tanıştı ve kendisini daha büyük, daha yetenekli bir hale getirdi.

Seyahatleri sırasında New Hampshire’daki küçük dükkanlardan Berlin’deki Bitcoin kabul eden restoranlara, Bitcoin ATM’lerinden dünyadaki çeşitli küçük topluluklara kadar pek çok farklı Bitcoin projesini gördü. Ancak, bu projelerin hepsi daha çok Bitcoin’in işlevini para kazanmak için nasıl geliştirecekleri ve geliştirecekleri üzerinde yoğunlaşmıştı.

Ekim 2013’te, “CovertCoins” ve “MasterCoin” adlı projelerin arkasındaki insanlarla tanıştığı İsrail’i ziyaret etti. Projeler, diğer uygulamalar için blokzincir kullanımını araştırıyordu, yani kullanıcıların Bitcoin üzerinde belirteçler (finansal sözleşmeler vb.) çıkarmasını sağladı. Alt tarafta Bitcoin ağını kullanmaya devam etseler bile Bitcoin işlemlerine yeni özellikler kazandırdılar.

Bu projelerin kullandığı protokollere baktıktan sonra Vitalik, tüm fonksiyonlarını Turing-complete programlama diliyle değiştirerek, protokollerin ne yaptığını genel olarak genellemenin mümkün olduğunu fark etti. Bilgisayar biliminde, Turing-complete programlama dili uygun algoritma ve gerekli zaman ve bellek miktarları göz önüne alındığında bir bilgisayarın herhangi bir problemi çözmesini sağlayan bir şeydir. Başlangıçta, fikrini hali hazırda var olan projelere sundu, ancak herkes ona ilginç bir fikir olsa da bu büyük şeyleri yürütmek için henüz doğru zaman olmadığını söyledi. Bunun üzerine işi kendisi yapmaya karar verdi.

Ethereum

2013’ün sonlarına doğru Vitalik Buterin, fikrini beyaz bir kâğıtta anlattı ve daha sonra birkaç arkadaşına mesaj gönderdi. Sonuç olarak, yaklaşık 30 kişi kavramı tartışmak için Vitalik’e ulaştı. Kritik eleştiriler ve kavramdaki kritik hataları işaret eden insanlar bekliyordu, ama hiç olmadı.

O zaman bile Ethereum kavramı hala para birimi hakkındaydı. Fikir zamanla değişti ve şekillendi, toplantılar ve görüşmeler sırasında insanlarla fikirler üzerine görüşmeler yapıldı. Programlama diline sahip olduktan sonra her hafta bunu kullanmak için yeni yollar buluyorlardı. Ocak 2014’ün sonunda, ekip, merkezi olmayan bir dosya deposu oluşturmanın nispeten kolay olduğunu fark etti ve ad kaydı gibi kavramlar yalnızca birkaç satır kodla hayata geçirilebiliyordu. Yığınları kullananlar Vitalik’in fikrini yavaş yavaş değiştirdiler ve o da yavaş yavaş bugünkü Ethereum’u ortaya koydu.

Proje Ocak 2014’te Vitalik Buterin, Mihai Alisie, Anthony Di Iorio, Charles Hoskinson, Joe Lubin ve Gavin Wood’dan oluşan çekirdek ekibiyle kamuoyuna duyuruldu. Buterin ayrıca, Miami’de bir Bitcoin konferansında Ethereum’u sahneye aldı ve sadece birkaç ay sonra ekip, ağın yerel belirleyicisi olan Ethereum topluluğunun kalkınması için fon sağlamaya karar verdi. Aynı zamanda Vitalik, 100.000 dolarlık Thiel Burs Bursu’nu kazandı.

Ethereum’un Bitcoin için satıldığı crowdsale sayesinde, ekip, o zamanlar yaklaşık 18 milyon dolar olan kripto para birimi topluluğundaki 31.000’den fazla BTC’ye sahip oldu. Ancak, crowdsale sırasında Bitcoin 650 dolar civarında işlem görüyordu, ancak fiyatı düştükten kısa bir süre sonra ve ekip milyonlarca dolarlık tamamen önlenebilir bir kayıpla yüzleşmek zorunda kaldı. Yine de, yükseltilen para ile Ethereum ekibi, Ethereum’un açık kaynaklı yazılımlarının geliştirilmesini denetlemekle görevlendirilmiş, İsviçre merkezli ve kesinlikle kâr amacı gütmeyen kuruluş olan Ethereum Vakfı’nı kurdu.

Bazı söylentilere ve çalkantılara rağmen Ethereum’un kitle fonlaması kampanyası bugüne kadarki en başarılı üçüncü fikir oldu ve The Wall Street Journal da dahil olmak üzere birçok büyük mali yayında platform olarak görüldü.

Ağın resmi olarak piyasaya sürülmesinden önce Vakıf, Ethereum platformunun birçok kod adlı prototipini geliştirdi ve test etti. Bu prototiplerin yanı sıra bir genel beta ön sürümünün de son sürümü “Olimpik” olarak adlandırıldı. Ethereum ekibi ağda stres testi yapmak için 25.000 Ethereum’lık bir “hata ödülünü” getirmeye karar verdiğinden çok sayıdaki ön kullanıcı kullanıcı sistemde hatalar ve hatalar için ava çıktı.

30 Temmuz 2015’te Ethereum’un “Frontier” adlı ilk halka açık versiyonu piyasaya sürüldü. Sadece bir komut satırıyla geldiği için hala test aşamasındaydı, ancak geliştiricilerin merkezi olmayan uygulamalar oluşturarak çevreyi test etmelerini sağladı. Platform hem geliştiriciler hem de denetçiler tarafından yeterince kararlı kabul edildiğinde “Homestead” sürümüne geçildi.

İlk büyük atılım Ethereum ağının ilk resmi üretim sürümünü gördüğü 14 Mart 2016’da gerçekleşti. Gelişi Blockchain teknolojisinin yeni neslini göstermeye başladı, geliştiricilere daha fazla özgürlük verdi ve kullanımı oldukça kolaylaştı. Kaputun altında gerçekleşen çeşitli teknolojik gelişmeler de vardı.

Ethereum, bu zaman kadarki kripto para piyasasına güçlü bir giriş yapan kripto para birimi olmayı başardı. Örneğin, Ethereum’un aktif düğümlerinin sayısı, aynı zamanda Bitcoin’in 6.000 olan aktif düğüm sayısı ile kıyaslandığında oldukça etkileyici olan 5,100 civarındadır. Ayrıca, giderek artan sayıda büyük kripto para birimi değişimi, kendisinde değerlemede hızlı bir artış görülen Ethereum ile ticarete başladı. İlk üretim sürümü olmasına rağmen, Microsoft ve IBM gibi devasa şirketler zaten Ethertal platformunda projeler yürütüyor ve Vitalik ve ekibine doğrudan işbirliği için yaklaşıyorlar.

“Metropolis” adında bir sonraki büyük güncellemenin iki bölümden oluşması bekleniyor. İlk bölümü olan “Bizans”, Eylül’den Ekim 2017’ye kadar serbest bırakılacaktı, ancak birkaç kez ertelendi. Güncelleme, ağın tamamen kullanıcı dostu olmasını, önceki sürümlerden daha hızlı, daha açık ve daha güvenli olmasını sağlamayı amaçlıyor. Sonunda, Ethereum’un “Serenity” olarak adlandırılan son aşaması tanıtılacak, ancak henüz kullanıma sunulması için yaklaşık bir tarih belirlenmedi.

Hacker, DAO ve Hard Fork

Merkezi olmayan uygulamalar ve çeşitli diğer kullanımlar oluşturmanın yanı sıra, Ethereum platformu kullanıcıların DAO‘lar yani Merkezi Olmayan Organizasyonlar kurup çalıştırmasını sağlıyor. Temel olarak, dijital varlıklara dayanan ve bunları oldukça karmaşık bir şekilde önceden tanımlanmış kurallara göre çeşitli şekillerde kullanan uzun süreli devam eden varlıklardır. Bu kurallar, bir kişi veya bir grup insan tarafından yazılmış akıllı sözleşmeler ile belirlenir. Kullanıcıların mülkiyeti temsil eden kripto para satın alabilecekleri ve DAO’ya para ekleyebileceği bir başlangıç ​​dönemi vardır.

Kitle fonlaması süresi bittiğinde, DAO çalışmaya başlar. Kullanıcılar, DAO’nun fonlarını nasıl harcayacağı konusunda önerilerde bulunabilir ve kripto para satın almış olan üyeler bu teklif için oy kullanabilirler. Yine de satın alınan jetonların sahiplik haklarını gerçekten eşitlemediğini unutmamak önemlidir. Bunun yerine, insanlara farklı konularda oy hakkına sahipler. Bitcoin temel olarak, çekirdek ekibi ve madencilik ağı arasında bir fikir birliği tarafından yönetilen ilk DAO’dur. Diğer tüm DAO’lar, Ethereum platformunda oluşturuldu.

“DAO”, Alman girişimciliği Slock.it’in arkasındaki bir ekip tarafından geliştirilen, insanların araba, daire ve benzeri şeyleri merkezi olmayan bir versiyonda paylaşmasına izin veren “akıllı kilitler” sunan bir DAO’nun (Airbnb) adıdır. Her nasılsa DAO, tarihte en büyük kitle fonlaması projesi olmayı başardı ve 11.000’den fazla üyeden 150 milyon dolardan fazla para topladı. Söylemeye gerek yok ki, bu, yaratıcılarının beklediğinden çok daha fazla para kazanmıştı.

Daha sonra DAO saldırıya uğradı. Bir bilgisayar korsanı veya korsanları tarafından istismar edilen hatanın tüm zaman boyunca mükemmel şekilde çalıştığı için Ethereum ağında bulunmadığını fark etmek önemlidir. Tüm ağa bağlı sistemler hacker saldırılarına karşı bir ölçüde savunmasızdır ve hacker bile DAO’da teknik bir boşluktan faydalandığını açıkladı.

Yine de 17 Haziran 2016’da birisi, DAO’dan DAO’nun yapısını kopyalayan “çocuk DAO” ya para harcadı. Sonunda, hacker, DAO’daki 50 milyon dolar değerindeki Ethereum’u aldı. Ethereum’un fiyatı hemen 20 dolardan 13 doların altına düştü. Ve Ethereum ekibinin DAO ve hackiyle hiçbir ilgisi olmasa da, karışıklık ile başa çıkmak için ayrıldılar.

Fonların tahliyesini durdurmayı ve başka bir akıllı sözleşmeye geçirmeyi başardılar, ancak bu sadece geçici bir durma idi. DAO kodu yazıldığından dolayı bilgisayar korsanının hala fonlar üzerinde hak iddia edebileceği ihtimali bulunuyordu. Ethereum ekibinden bir çeşit müdahale gerekiyordu. Kripto para dünyasında böyle bir müdahale “çatallaşma” yani “hard fork” olarak adlandırılır. Başlangıçta, merkezi olmayan bir ağın sıfırlama düğmesi olan “yumuşak çatallanma” önerildi. Bu, tüm Ethereum ağının geri çekilmesi anlamına geliyordu. Bu, esasen DAO’yu ortadan kaldıracak ve tüm parayı yatırımcılara sadece geri ödeme yapabilecek akıllı bir sözleşmeye taşıyacaktı.

Ancak, bu öneri varoluşsal bir soruyu gündeme getirdi ve Ethereum topluluğunda bir bölünmeye neden oldu. Birincil ve en önemli özelliklerinden biri ademi merkeziyetçi doğasıdır, bu da tüm karar verme gücünün topluluk içinde yer aldığı anlamına gelir. Bu sorunu çözmek için adım atmak, bu ilkeyi tamamen baltalamak anlamına gelecekti. Dahası, yumuşak çatallanma Ethereum madencilerinin çoğunluğunun geri dönüş konusunda oy kullanmasını gerektirecekti, ancak oylama sürecindeki bir güvenlik kusuru bu seçeneği tamamen ortadan kaldırmıştı.

Bu tek seçenek olarak “hard fork” kaldı. Esasen, Ethereum ağının tamamen yeni bir sürümü orijinalden biraz farklı kurallarla oluşturuldu. Bundan sonra, madenciler, borsalar, sıradan kullanıcılar ve üzerine inşa edilen diğer büyük uygulamalar, Ethereum’un yeni bir versiyonunun bir parçası olmak mı, yoksa orijinaliyle mi kalmak mı konusunda karar verdiler. Sert çatallanma teklifi Ethereum sahipleri tarafından seçildi ve yüzde 89 gibi çok sayıda insanın çoğunluğu lehte oy verdi ve hard fork 20 Temmuz 2016’da gerçekleşti.

Bu, Ethereum Classic’in doğuşuydu. Esasen, kendi Blockchain’e sahip olduğu ve Ethereum’dan bağımsız olduğu için yeni bir kripto para birimi olarak ele alınmalı. Her iki Blockchain, 1.920.000 bloğuna kadar hard fork‘un geri ödeneceği tarihe kadar her yönden aynıdır. Ethereum Classic hala Ethereum ile aynı özellikleri sunuyor.

Ancak, bu durum her yönü ile sorunlu. Her şeyden önce, “çift Blockchain”, yatırımcılar ve sıradan kullanıcılar arasında karışıklık yaratıyor. Ayrıca hem Blockchain hem de tekrar saldırılara yol açabilir. Bu, bir işlemin başka bir zincir üzerinde tekrar izlenmesi anlamına gelir, aksi takdirde kullanıcı söz konusu işlem için kriptografik imzanın diğer Blockchain üzerine kaydedilmiş olduğundan kullanıcının bunu kabul etmesine ya da bilmesine gerek kalmaz.

Vitalik Buterin ve Kitle İletişim Araçları

Vitalik Buterin, Bitcoin Dergisi’nin kurucularından ve başyazarlarından biriydi. Bir online proje olarak başladı, Buterin ve başka bir kurucu ortağı olan Mihai Alisie, derginin mali durumu düşük seviyedeyken bile çeşitli forumlarda Bitcoin için tek tek makaleler satmayı tercih etti. Bununla birlikte 2012’de genellikle tamamen kripto para birimlerine tahsis edilen ilk ciddi yayın olarak anılan bir baskı yayınlamaya başladılar. Dünya çapında abonelere gönderildi, kitapçılarda da satıldı.

Vitalik, yayınlanmak üzere haftada yaklaşık 10 ila 20 saat harcıyor. Vitalik, 2014 yılına kadar yayında yer aldı. Bitcoin Dergisi şu anda BTC Media tarafından sahiplenilmekte ve işletilmektedir.

Vitalik ayrıca, Pittsburg Üniversitesi, Üniversite Kütüphane Sistemi tarafından yayınlanan şifreleme ve Blockchain teknolojisi üzerine orijinal araştırma makalelerini yayınlayan hakemli bir bilimsel dergide olan Ledger’e de katkıda bulundu.

Kurumsal Ethereum Alliance

Mart 2017’de çeşitli Blockchain şirketlerinin, Fortune 500 şirketlerinin, akademisyenlerin ve teknoloji tedarikçilerinin, 30 kuruluş üyesi bulunan Enterprise Ethereum Alliance’ın (EEA) kurulduğunu duyurdu. Üyeler arasında MasterCard, Cisco Systems, Samsung SDS, Microsoft, Intel ve çok daha fazlası gibi dünya çapında dev şirketler de dahil olmak üzere, 150’den fazla üye yer alıyor.

İttifakın amacı, en karmaşık, son derece zorlu uygulamalara sahip kurumsal düzeyde yazılımları tanımlamak için Ethereum platformunu öğrenmek ve geliştirmek için üyelerini Ethereum konu uzmanları ile buluşturmaktı. Bankacılık, yönetim, danışmanlık, teknoloji, eğlence ve diğer pek çok endüstri alanında faaliyet gösteren birçok şirket, Blockchain teknolojilerini faaliyetlerine geçirme olanaklarını araştıran Ethereum uzmanlarıyla birlikte çalışıyor.