Son dönemdeki manşetlere bakacak olursak, dünyadaki merkez bankaları kendi dijital paralarını oluşturma sürecine giriyor. Mevcut sistemi yıkıcı yapıları nedeniyle kripto para birimleri, bu bankaların dikkatini çekti. Ve Facebook’un Libra’yı başlatma planlarıyla birlikte, para otoritesinde ve paranın önümüzdeki yıllarda nasıl kullanılacağına dair belirsizlik konusunda gittikçe artan zorluklar var.
Blöf mü?
Financial Times’a göre, merkez bankalarının kendi dijital para birimlerini başlatmaları konusu tamamen bir blöf. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, bu hafta Avrupa Parlamentosu’na merkez bankası tarafından verilen dijital para birimlerinin (CBDC’ler) “yavaş davranmamız acele etmememiz gereken bir alan” olduğunu söyleyerek, çelişkili bir açıklama yapmış oldu. Lagarde, “Açıkça bir talep var ve açıkça destekleyecek bir teknoloji var, ancak uluslararası para sistemi ve büyük ölçüde finansal istikrar için de riskleri var” diye konuştu.
Libra fikrinin -Facebook’un neredeyse 2,5 milyar kullanıcısı için ödemeleri daha hızlı, daha ucuz ve daha kolay hale getirmeyi vaat eden dijital bir para birimi – merkez bankacıları için ciddi bir uyandırma çağrısı olduğu açık. Fakat Merkez Bankaları, operasyonel sağlamlığı, müşterinin korunması, kara para aklama, terör finansmanı ve veri gizliliği dahil olmak üzere her türlü riskten endişe ediyorlar. Ancak en büyük endişe, Libra ve Bitcoin gibi diğer dijital para birimlerinin merkez bankalarının ana gücünü azaltma potansiyeline sahip olmaları: para arzını kontrol etme yetenekleri.
Merkez Bankaları Temkinli Hareket Ediyor
ECB direktörü Benoît Cœuré, Facebook’un dijital para birimini “kum havuzundaki bir fil”e benzetmişti; Fransız Maliye Bakanı Bruno Le Maire ise ülkenin Libra’yı yasaklayabileceğini açıklamıştı. Bu gibi endişelerle yüz yüze gelen merkez bankaları temkinli bir şekilde hareket ediyor. ECB, dijital bir euro üzerinde çalışan hiçbir laboratuvarları olmadığını ve yakın zamanda herhangi bu konuda bir şeyler yaratmaya niyeti olmadığını belirtiyor. Bu son yorumların çoğu özel sektör bankalarını verimsiz, maliyetli ve zaman alıcı sınır ötesi ödemeleri iyileştirmeye itiyor gibi görünüyor.
Geçtiğimiz günlerde BNP Paribas ve Deutsche Bank da dahil olmak üzere yaklaşık 20 büyük Avrupalı banka yeni bir dijital ödeme sistemi oluşturma girişiminde bulundu: Pan Avrupa Ödeme Sistemi Girişimi (Pepsi). Buradaki fikir, ABD’deki ApplePay’e ve Çin’deki Alipay’e rakip oluşturmak.
Cœuré, ECB’nin kendi dijital para birimini çıkarması olasılığına değinerek, “Potansiyel merkez bankası girişimleri, euro bölgesinde hızlı ve verimli perakende ödemeler için özel pazar liderliğindeki çözümleri cesaretlendirmemeli veya kalabalıklaştırmamalıdır” dedi. Ortaya çıkan çelişkilerle birlikte, merkez bankalarının dijital para birimleri içeren bu konuşması, özel sektörün gizlice bir CBDC ihraç etmeyi gereksiz kılan çözümlerle ortaya çıkmasını umdukları için gizlice bir dikkat dağıtıcı olabilir.
Kesin olan, merkez bankalarının gelecek için endişeli olması!
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.
