Yükleniyor...

Kiyosaki’nin gözünden nakit akışı ve finansal gelecek

Finansal okuryazarlık üzerine kitaplar yolculuğundaki serimizin ikinci ismi Robert Kiyosaki.

Kiyosaki'nin gözünden nakit akışı ve finansal gelecek

Finansal okuryazarlık üzerine kitaplar yolculuğundaki serimizin ikinci ismi Robert Kiyosaki. Bu yazımda da kitaptan alıntılara, beni etkileyen kısımlara dair notlarıma ve düşüncelerime yer vereceğim. Şimdiden iyi okumalar diliyorum.

-“Bir işe sahip olmak zorundasın”, “Çok fazla risk alıyorsun”, “Ya başarısız olursan?”, “Okula dön ve uzmanlığını tekrar kazan”, “Doktor ol, daha fazla para kazanırsın”, “Zenginler açgözlüdür”, “Neden para senin için bu kadar önemli?”, “Para seni mutlu yapmaz”, “Güvenli oyna, hayallerin hayal olarak kalsın” gibi sözleri hepimiz duymuşuzdur. Hayatımızdaki insanlar bizim iyiliğimizi istedikleri için onların ve milyonlarca kişinin izlediği yollardan gitmenin en doğru yol olduğunu düşünmektedirler fakat bir noktada zincirin kırılması gerekmektedir. Ebeveynlerinizin ya da yakınlarınızın risk algısı, psikolojik sağlamlığı, konfor alanı sizinkinden farklı olabilir ve onların başaramadığı şeyleri siz başarabilirsiniz. Risk alıp başarısız olsanız dahi tekrar kalkabilecek mantaliteye sahip olduğunuz sürece başarı da sizi takip edecektir. Birçok kişi kendi kafalarında başkalarının çok önceden koyduğu sınırları takip ettiği için başarısız olmaya, fakir kalmaya, hayattan keyif alamamaya mahkumdur. Bununla ilgili çok meşhur bir “Beş Maymun” hikayesi vardır.

Bir araştırma için kafese beş maymun, kafesin tepesine ise bir muz koyulmuştur. Maymunlardan kim muza ulaşmak için çabalarsa tazyikli soğuk su sıkılmaktadır. Maymunlar, her seferinde cezayla karşılaşmış, defalarca denemeden sonra muza ulaşmanın mantıksız olduğunu anlamış ve denemeyi bırakmışlardır. Tam bu noktada, kafesteki maymunlardan birisi çıkartılıp yerine yeni bir maymun koyulmuştur. Kafese yeni gelen maymunun koşullardan ve kurallardan haberi bulunmamaktadır, muzu almak için çabaladığında ise diğer maymunlar tarafından saldırıya uğramıştır çünkü kimse ıslanmak istememektedir. Sonraki aşamada ise deneyciler kafesteki maymunları birer birer değiştirmeye başlamıştır. Her yeni gelen maymun, dışarıdan gelen ilk maymun gibi daha önce ıslanan maymunlar ve buna ek olarak hiç ıslanmamış ama muza ulaşmanın kötü bir şey olduğuna inanan maymun tarafından saldırıya uğramıştır. Deneyin sonunda ise muza ulaşmanın nasıl bir cezaya yol açtığını dahi bilmeyen fakat kötü sonuçları olduğuna inanan beş yeni maymun bulunmaktadır ve hiçbiri de muza ulaşmak için çabalamamaktadır.

Başkalarının sizin için koyduğu, nedenini bile anlamadığınız sınırları ve kuralları sorgulamanız, hatta deneyimlemeniz bu noktada “yeni gelen bir maymun” olarak neyi neden yapmamanız gerektiğini, hatalarınızdan ders çıkarabileceğinizi ve öncekilerden farklı olarak ne yapabileceğinizi araştırmanızı sağlayabilir.-

Kiyosaki’ye göre bazı kişiler yatırım kararlarında önceliği güvenlik ihtiyacına, bazılarıysa özgürlük ihtiyacına vermektedir. İnsanların güvenlik ihtiyacı aldıkları eğitimden, ailevi yaşantılarından, o zamana kadarki pratiklerinden kaynaklanmaktadır. Birçoğumuz belki de okulumuz bitene kadar parayla gerçek anlamda tanışamadık, ev geçindirmek nasıl bir şey bilemedik ve geleceğe dair yaşam kurgularımızın ne kadar pahalı olabileceğini kestiremedik. Sabahtan akşama kadar çalışmanın ne kadar zor; emeğimizin karşılığını alamamanın ise ne kadar kolay olduğunu anlayamadık.

Dolayısıyla tüm bunlar birbirini pekiştiren ve bizleri kısır döngüye sokan bir hale büründü ve güvenlik ihtiyacımız ön plana çıkmaya başladı. Ayrıca hayat pahalılığı da insanları güvenli tarafta kalmaya mahkûm bıraktı. Kapitalist sistem insanların daha çok çalışmasını ve harcamasını ister, bunu sağlamanın en kolay yolu ise insanları borçlandırmaktır. Borçlanan kişi, işini borçlarını ödeyemeyeceği için bırakamamakta ve aynı işte senelerce çalışmaya devam etmektedir. Aksi takdirde güvenliğe dair algıları yıkılacaktır. Üstelik borçlanmaya yönelik senaryoların ardı arkası yoktur çünkü kültürün bizden beklediği çok fazla şey vardır (İyi bir okula gitmek, evlenmek, çocuk yapmak, çocukların okul masraflarını karşılamak vs.) ve bunların hepsini gerçekleştirebilmek için paraya ihtiyaç bulunmaktadır. Özgürlüğü önceleyen insanlarda ise bu süreçlere dair bir farkındalık bulunmakta ve kendi hayatlarının kontrolünü kendi ellerine almak, yaşamlarındaki ve çevrelerindeki birçok tabuyu yıkmak, finansal özgürlüklerini kazanmak yönünde bir dürtü bulunmaktadır. Bunu sağlamak adına ise finansal okuryazarlıklarını geliştirmekte, kendilerini eğitmekte, güvenli alandan risk algılarına paralel olarak ayrılmaya çalışmaktadırlar.

-Kiyosaki, yatırımcı olacak kişilerin birçok özelliği öğrenmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Öncelikle kendinize zaman tanımalısınız. Yıllardır süregelen alışkanlıkları ve milyonlarca kişinin yaptığı pratikleri (Normlar) birden bırakmak mümkün değildir. “Roma tek günde inşa edilmedi, bebekler tek günde yürümeye başlamadı, bir fili tek seferde yiyemezsin” gibi birçok popüler söylem vardır. Tıpkı bu örnekler ne kadar imkansızsa tek günde çok başarılı bir yatırımcı veya trader olmanızı beklemek de imkansızdır. Eğer bir fili yemek istiyorsanız küçük ısırıklarla zamanla bitirebilirsiniz. Yürümek istiyorsanız önce emekleyerek, sonra da ufak adımlarla başlarsınız. İşin mental ve duygusal tarafını fark etmek, yolunuza devam etmenize ve işlemlerde kalabilmeyi sürdürmenize yardımcı olacaktır. Ayrıca unutulmamalıdır ki zaman zaman karşınıza engeller çıkabilir, bu noktada sürecin inişli çıkışlı olduğunu ve amacınıza ulaşmak için katlanmanız gereken bir şey olduğunu hatırlamalısınız.

-“Aksiyon almak aksiyon almamaktan çok daha iyidir. Aksiyon almak, korkularınızın gerçekliğini sorgulamanıza yardımcı olur.”. Evrimsel açıdan kendimizi güvenli hissettirecek yerlerde bulunmaya, işleri yapmaya ve kişileri seçmeye eğilimliyiz. Bu nedenle yeni bir şeyler yapmak, güvenli alanımızı terk etmek her zaman için zordur. Ayrıca çocukluktan beri hem aile yaşantısında hem de okullarda öğretilen “Hata yapmamalısın” algısı kişilerin hata toleransının oldukça düşük olmasına, mükemmelliyetçi bir yapıya bürünmesine neden olmaktadır. Öğrenme süreci, mental, duygusal ve fiziksel öğrenmeyi içerir. Kendinizi geliştirmek istediğiniz bir konuda eyleme geçmek ve hata yapmak aslında hem mental hem duygusal hem de fiziksel anlamda bir şeyler öğrenmenize yol açar. Örneğin yaptığınız hata yüzünden en fazla biraz para kaybettiğinizi görür, biraz üzülür ve vücudunuzda verdiğiniz tepkileri gözlemlersiniz. Öte yandan hiçbir şey yapmamak, sürekli bir şeyler okuyup bir gün mükemmel bir işlem alacağını düşünmek fakat bunun yalnızca teoride kalması kişinin hiçbir zaman başaramayacağını, başarabilecekse bile çok daha sonraları buna ulaşabileceğini sinyallemektedir.

Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.