Yükleniyor...

Borsada tek başına

Peter Lynch, Robert Kiyosaki, Warren Buffett, Charlie Munger, Benjamin Graham, Mark Douglas, Morgan Housel gibi isimleri neredeyse herkes duymuştur.

Peter Lynch, Robert Kiyosaki, Warren Buffett, Charlie Munger, Benjamin Graham, Mark Douglas, Morgan Housel gibi isimleri neredeyse herkes duymuştur. Finansal okuryazarlık kitapları yazıldığında kişilerin karşısına çıkan ilk isimler genellikle bunlar olmaktadır. Her biri birbirinden değerli bilgi birikimi ve geçmişe sahip olup tecrübelerini ve gözlemlerini yazıya dökmüş, kişilerin finansal okuryazarlığını geliştirebilmesi ve farklı bakış açıları kazanabilmesi için oldukça iyi kitaplar yazmışlardır. Birçok kişi bu kişilere içeriklerinde yer verse de çok az kişi yazmış oldukları kitapları gerçekten okumuştur. Türkiye bağlamında kitap okuma kültürünün olmayışı ve kişilerin dikkat sürelerinin oldukça kısa olması bunun en büyük nedenlerinden birisidir. Ben de bundan dolayı kitaplardan etkilendiğim bazı kısımları alıntılayıp notlarımı sizlerle paylaşabileceğim yeni bir yazı serisine başlayacağım. Böylece sizler de kitapları okumasanız dahi önemli olan noktalardan bazılarını öğrenmiş olacaksınız. Seriye ilk olarak en çok etkilendiğim kişilerden birisi olan Peter Lynch ile başlamak istiyorum.

“Profesyonellere kulak asmayın”

Peter Lynch’in ilk tavsiyesi “Sakın profesyonellere kulak asmayın” olmuş. Bu oldukça manidar bir başlangıç çünkü piyasalar hakkında bilgisi olmayan neredeyse herkes başkalarının söylemlerine dayanarak hareket etmekte (Kripto fenomenlerine neden güveniliyor? adlı serimi okuyabilirsiniz), işin uzmanlarını dinlerse hızlı bir şekilde zengin olabileceğine inanmakta. Oysa Peter Lynch’e göre profesyonellerin diğer yatırımcılardan farkı, “bildiğini düşündüklerini” satma becerisidir. Hiçbir bilgisi olmayan yatırımcılarsa bu kişiler tarafından yapılan “spekülasyonlara ve havalı sözlere” inanıp yatırım kararlarını tekrardan şekillendirmektedir.

Wall Street eski Yunanlılar gibi mi düşünüyor?

Peter Lynch birçok yatırımcının aksine kendisini matematik, fizik, kimya gibi alanlarda değil felsefe, tarih, psikoloji gibi sosyal bilimlerde eğitmiş. İşin yalnızca mekanik olduğunu düşünmenin saçma olduğunu vurgulamış ve “Eğer formüllerle ya da yalnızca sayılarla açıklayabileceğimiz bir şey olsaydı herkesin şimdiye kadar çoktan zengin olmuş olması gerekirdi” demiş. Ona göre işin felsefesini çözmek, mantıklı ve mantıklı olmayan yanlarını araştırmak, sağlam bir psikoloji inşa etmek çok daha rasyonel. Hatta Wall Street’in Eski Yunanlılar gibi düşündüğünü vurgulamıştır. “Eski Yunanlılar gün boyunca bir atın kaç dişi olduğunu tartışırlarmış. Atın ağzını açıp kaç dişi olduğuna bakarak cevabı öğrenmek varken tartışarak cevaba ulaşabileceklerine inanırlarmış”. Benzer mantıkla birçok kişi de borsadaki şirketlerin/coin’lerin fiyatlarının nereye gideceklerini araştırıyor, grafiklerin içerisinde boğuluyor ve grafikler üzerinde adeta resim çiziyor. Oysaki şirketin ve yatırım yapılan ürünün kendisini araştırmak çok daha mantıklı. Potansiyeli olan bir ürün trendle de desteklenirse hızlı bir şekilde yükseliş sergileyecektir.

Sürü psikolojisini anlamak

“Borsada genellikle sürü psikolojisi kavramı hâkimdir. Kişiler potansiyeli olan iyi bir şirketi ucuzdan almak yerine herkes o şirketi tercih etmeye başladığında almaya karar verir, çünkü diğerleri mutlaka bir şey biliyor olmalıdır. Ayrıca sürüden ayrı kalmanın riskli bir hareket olduğunu, herkesin tercih ettiğinin güvenli liman olduğunu düşünürler.” Benzer yanlılığın kripto sektöründe de olduğunu görmekteyiz, trend dediğimiz şeyin temel mantığının da sürü psikolojisi kavramına dayandığını söyleyebiliriz. İnsanlar nedenini bilmeden yalnızca başkaları da alıyor diye belirli ürünlere yöneliyorlar. Özellikle Solana kumarhanelerinde yeni çıkan birçok kripto paranın hızlı bir şekilde ivme kazanmasında yazılan hikayelerin ve kitle hareketlerinin etkili olduğunu görmekteyiz.

Dış seslerden soyutlanarak plana sadık kalmak

“Asıl bilgiler yazılı kaynaklarda olsa bile birçok yatırımcı duvarları dinlemeyi tercih eder. Dışarıdan duyduğumuz bilgiler bize daha cazip gelir çünkü hem ulaşılması kolaydır hem zaman kaybettirmez hem de gerçekliğini sorgulamayız aksi takdirde neden bize söylesinler? Borsa konusunda verilen öğütler ister iyi ister kötü olsun insanın aklına kazınıyor. Sonra da günün birinde hiç beklenmedik bir anda tekrar hatırlanıyor.” Dolayısıyla kararlarımızı, duygularımızı ve düşüncelerimizi etkiliyor. Bu durum da birçok yatırımcının ne iş yaptığını bilmediği şirketlere yatırım yapmalarına neden oluyor. Kendimizi dış seslerden ne kadar soyutlayabilirsek planımıza o kadar sadık kalabiliriz. Özellikle kripto sektöründe havalı birkaç sözcük, iyi bir internet sitesi ve havalı editlerle birçok sahte şirket para kaldırmaya çalışmaktadır, dolayısıyla iyi bir araştırma yapmak zorundasınız. Keşke kolay yoldan para kazanabilmenin bir yolu olsaydı fakat yaklaşık 8 milyar insanın yaşadığı bir dünyada kaynakların bir kısmını elde etmek için uğraştığınızı düşündüğünüzde aslında matematiksel olarak ne kadar zor bir şeyi başarmaya çalıştığınızı daha derin bir şekilde tekrar düşünebilirsiniz.

Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.