Yıllar boyunca Bitcoin (BTC) farklı isimler ile adlandırıldı. Kimisi sınırlı arzından dolayı dijital altın olarak adlandırırken kimisi ise illegal ticaretlerde kullanılan ve spekülatif ticarete yardımcı olmak için yaratılmış bir varlık yakıştırmasında bulundu.
Her varlık gibi, Bitcoin’in de yatırım yaparken bazı riskleri tabi ki var. Lider kripto paradan uzak durmayı tercih eden büyük ölçekli yatırımcıların en büyük endişesi, Bitcoin’in volatilite faktörü. Bitcoin’in fiyat hareketleri zaman zaman %5-%10 hatta bazı durumlarda daha yüksek seviyelere çıkabiliyor. Dolayısıyla yatırımcılar bu dalgalanmaları çok riskli görerek, Bitcoin’den uzak durmayı tercih ediyorlar.
Bununla birlikte, özellikle son zamanlarda volatilitide yaşanan düşüş ve istikrarlı fiyat hareketleri, BTC’nin Eylül 2019 tarihinden beri yeşil alanda kalmasına yardımcı oldu. Yeşil alan, düşük riskli bölgeyi temsil ediyor ve bu nedenle BTC iyi bir yatırım aracı olarak kabul görmeye başlandı.
Ancak diğer bir yandan da Google, Amazon ve Tesla gibi önemli hisse senetlerinde yaşanan artış ile birlikte, Bitcoin’in dar bir fiyat aralığında ticaretine devam etmesi, Bitcoin’e olan ilginin kısmen de olsa azalmasına ve hem spot hem de türev piyasalarda azalan Bitcoin hacmi ile birlikte bir altcoin rallisinin başlamasına sebep oldu. Bitcoin’in hash oranına ve diğer metriklere baktığımızda ise, işaretler Haziran 2020’nin sonundan bu yana bir satın alma sinyali gösteriyor ve bu sebeple düşük fiyat hareketleri, BTC’nin iyi bir birikim bölgesinde olduğunu kanıtlıyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, Bitcoin artık düşük riskli yatırımlar sınıfa doğru hareketini devam ettiyor. Bununla birlikte, BTC’nin sabit fiyat hareketinin arkasında bulunan potansiyel fırtına, bir boğa koşusunu tetikleyecek güçte. Paul Tudor Jones’un da dediği gibi Bitcoin’e uzun vadeli yatırım yapmak için iyi bir zaman.
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.