Tarih Mart 2022. Bitcoin yaklaşık 45 bin dolar seviyelerinde. Birçok kişi boğanın bitip bitmediğini, yükselişin tekrar başlayıp başlamayacağını düşünüyor. Shiba, Doge, Solana, Holo ve daha birçok coin’den batanlar ve zengin olan insanların var olduğu bir ortamdayız. Çok yakın bir tanıdığım 89 dolar seviyesinden AVAX almıştı. 83 dolar seviyelerine gerileyen AVAX 103 dolara çıkarak 3 haneli rakamlara ulaşmış ve sonrasında önce 80 dolar civarlarında dolaşmış, ardından 50’lere düşmüş ve en son dibe doğru giderek 13,71 seviyesini görmüştü (uzun bir süre sonra 8,71 ile en dibini gördü). Peki yakından tanıdığım bu kişi bu süreç boyunca ne yapmıştı?
Öncelikle ne yazık ki takip ettiği fenomenlerin neler söylediklerine bakıyordu. Birçok fenomen o dönemde yükselişin devam edeceği konusunda takipçilerine öğütler veriyor, boğanın bitmediğini ve bu seviyelerin alım yapmak için en doğru yerler olduğunu, zengin olmak istiyorlarsa yükselişler kadar düşüşleri de değerlendirmeleri gerektiğini söyleyip duruyordu. Kripto Fenomenlerine Neden Güveniliyor? Sosyal Psikolojik Bağlamda Bir İnceleme adlı serimizi incelerseniz insanların kriz anlarında hiç bilmediği bir alanda hangi süreçlerden kaynaklı olarak fenomenlerin dediklerini kendi davranışlarına temel aldığını anlayabilirsiniz.
Market döngüsünü bilmeyen ama sürekli alım yapanlar
Şimdiki yazımızın konusuna dönecek olursak fenomenlerin de tavsiyeleriyle tanıdığım kişi için maliyet düşürme süreci başlamıştı. Yazıya başlamadan önce kendisinden de teyit alarak maliyet düşürdüğü seviyeleri öğrendim. İlk önce 70 dolar, sonrasında 50 dolar ve en son 25 dolar seviyelerinden alım yapmış (alım yaptığı seviyelerin tam sayı olması ilginç, bu da bir başka yazımızın konusu olacak), maliyetlerini düşürdüğüne inanmıştı. Aslında gerçekten de maliyeti düşürmüş oldu, ilk alımını 89 dolardan yaptığı bir ürünü daha alt seviyelerden eklemelerle maliyet açısından 50 dolar civarlarına kadar getirmişti fakat yaptığı şey mantıklı mıydı? Yaptığı şey herkesin çıkmak için maliyet noktasını beklediği bir ortamda düşen bir bıçağı tutmaya benziyordu. Kendi mantığına göre piyasa her alım yaptığı noktadan dönecek olsa çok büyük kârlar edecekti fakat her seferinde daha da düşmeye devam etmişti. Eğer market döngülerine dair en ufak bir bilgisi olsaydı zaten ilgili bölgelerden alım yapmaması gerektiğini ve marketi izlemesi gerektiğini bilirdi. İşin özünde 89 dolar seviyesinden yaptığı alımı taşıması ve işleminde stop (durdur) olmaması dahi sorunsalken alttan eklemeler yapması zararını daha da katlamıştı.
LUNA’da short açanlar
Benzer durumu LUNA krizinde de yaşamıştık. 119,55’lik tarihi zirvesinden sonra 100 dolar civarlarında dolaşan LUNA 11 Mayıs 2022 tarihinde rezerv ve algoritmaya dayalı sorunlara bağlı olarak neredeyse yüzde 100’e yakın bir düşüş yaşadı ve sıfıra doğru gitti. Buradaki ilginç olan nokta deneyimli yatırımcılar ve trader’lar ellerindekileri satmaya ve short açmaya (düşüş yönlü pozisyon) çalışırken, piyasalar hakkında bilgisi olmayan kişilerin fiyat düştükçe alım yapmaya devam etmesiydi. Deneyimli kişilerin yaptığı şey olayın piyasa açısından milyarlarca dolarlık zarara sebebiyet verebileceğini, Bitcoin ve akabinde altcoin’lerin daha da aşağılara gitmesine yol açabileceğini tahmin etmek ve riskli bir varlıkta bulunmak yerine ellerindekileri satmaya çalışmaktı. Öte yandan bilgisiz “yatırımcılar” ise “buradan yükselir” diyerek zengin olma hayali kuruyordu.
Her iki hikâyenin de ortak noktası kişilerin zengin olma hayaliyle düşen bir bıçağı tutmaya çalışmasıdır. Üstelik bunu yapmaya çalışırken yanlarında ne bir eldiven (risk yönetimi) ne de devamında elinin kanamasını durduracak ilk yardım malzemeleri (yedek planlar, psikoloji yönetimi) bulunmamaktadır. İlgili olayları psikolojide Batık Maliyet Yanılgısı olarak geçen kavram çerçevesinde yorumlayabiliriz.
“Bu kadar yatırım yaptık, boşuna mı gitsin?”
Batık maliyet yanılgısı uzun bir süre boyunca gerek maddi gerek zamansal gerek duygusal gerekse psikolojik açıdan yatırım yapılan bir şeye (yatırım aracı, ilişkiler, okul vs.) başarısız olmasına veya işlevini kaybetmesine rağmen yatırım yapmaya devam etmektir. Kişiler yaptıkları onca yatırımın ve verdikleri emeğin boşa gitmesini istemediklerinden “Bu kadar yatırım yaptık, boşuna mı gitsin?” düşüncesiyle davranışlarını devam ettirme eğilimindedirler. İşin özünde durumun kendisi oldukça mantıksızdır. Kişi bir şeyden zarar etmekte ve zararını daha çok kaynak ayırarak, daha çok mücadele ederek düzeltebileceğine inanmaktadır. Fakat hayattaki birçok şey çok oyunculu sosyal ikilemlerden oluşmaktadır. Kontrolün hepsi elimizde olmadığı gibi başka insanların (finansal piyasalarda kurumların, büyük şirketlerin, hükümetlerin) yaptıkları şeylere bağlıyız. Dolayısıyla düşünülmesi gereken nokta bireysel çabanın her zaman yeterli olmayacağıdır. “Düzeleceğini hissediyorum”, “Buradan döner”, “Battı balık yan gider” diyerek paranızı heba etmek yerine “Zararın neresinden dönsem kârdır” mentalitesiyle hareket etmelisiniz.
Aptal yerine konmamak için hatalı davranışlarını devam ettirenler
Kişilerin batık maliyet yanılgısına kapıldığı durumlarda duygusal yaklaştıkları vurgulanmaktadır çünkü yapılan yatırım yalnızca para ve zamandan ibaret değildir. Harcanan emeğin yanı sıra kişi uzun bir süre boyunca beklediği ve hatta daha fazla kaynak ayırmaya devam ettiği için tabiri caizse “aptal” yerine konulduğunu hissetmektedir. “Aptal” olmadığımızı kendimize ispat etmek adına ise davranışlarımızı sürdürme eğilimindeyiz çünkü vazgeçmek, bu zamana kadar koruduğumuz tüm fikir ve sürdürdüğümüz tüm davranışların yanlış olduğunu kabul etmek anlamına gelmektedir.
Finansal piyasalar bağlamında bakıldığında yazının başında bahsettiğimiz her iki hikâyede de kişiler “Zaten bu kadar ekleme yaptım ve bekledim, daha fazla da bekleyebilirim. Elbet bir yerden dönecektir” algısıyla iyimserlik yanılgısına kapılmakta, daha fazla yatırım yapmaya devam etmektedir. Unutulmamalıdır ki bir ürünün fiyatının ne kadar yükseleceğinin sınırı olmadığı gibi düşeceğinin de sınır yoktur. LUNA krizinde görüldüğü gibi eğer doğru risk yönetimini sergilemezseniz paranızın tamamını kaybedebilirsiniz.
Gerektiğinde kangren olan kolu kesmelisiniz
Batık maliyet yanılgısı bizlere yatırımlarımız esnasında temel almamız gereken tek şeyin kaynaklarımız ve kazanma beklentimiz olmaması gerektiğini öğretmektedir. Bir işleme girmeden önce daima “En fazla ne kadarlık zararı kaldırabilirim?” düşüncesini edinmeli, kâr/zarar hesabını yapmalı ve gerektiği durumda kangren olan kolu kesip tüm vücudu kurtarmalısınız.
Batık maliyet yanılgısına kapılmanız için yalnızca parasal anlamda zarar etmenize gerek yok. Örneğin XRP yatırımcıları bir gün yükseleceği umuduyla çok uzun zamandır aynı noktada beklemektedir. Evet, belki bir gün gerçekten yükselecek olabilir fakat kâr etmek amacıyla yapılan bir yatırımda uzun bir süre boyunca aynı yerde beklemek ne kadar mantıklı? Özetle yatırım kararlarınızda yapmanız gereken şey objektif bir şekilde dışarıdan bir gözle bakmaya çalışmak ve “Başkası bu durumda olsaydı nasıl bir tavsiye verirdim?” sorusuna verdiğiniz cevaplar olabilir. Doğru zamanlarda doğru kararlar alabilmek için finans bilginizi geliştirmeli, piyasalarda daha fazla deneyim kazanmalısınız. LUNA örneğinde bahsettiğim gibi bu tarz krizlerin neye yol açacağını bilen bir kişi riskin ve korkunun had safhada olduğu bir piyasada bulunmak istemeyecektir. Yine benzer şekilde piyasalardaki döngülerin farkındaki bir kişi AVAX’ın yükseleceği gibi düşeceğini de fark ettiğinden bir süre sonra zararda dahi olsa işlemi kapatarak daha fazla para kaybetmenin önüne geçecek ve “kurtardığı” parasını ileride daha fazla kazanabilmek amacıyla kullanabilecektir.
Bu makale yatırım tavsiyesi veya önerisi içermemektedir. Her yatırım ve alım satım hareketi risk içerir ve okuyucular karar verirken kendi araştırmalarını yapmalıdır.